İman, umut edilenlere güvenmek, görünmeyen şeylerin varlığından emin olmaktır. (İbr. 11:1)
Umudunuz ve tatmininiz, bir ekranda insanlara bakarak teknolojiyle tatmin olmaktan değil, İsa’ya gelmelidir. İmana değil, görülen şeylere dayanarak yaşamanız, etrafınızdaki görsel dünyayla tanımlandığınızı ortaya koyar. Eğer pornografiye tutsaksanız, görsel dünya yüreğinize ve zihninize hâkim olmuş demektir. Tutsak olmasanız dahi, hâlâ pornografiyle uğraşıyorsanız, görsel dünyanın sizi haddinden fazla etkilemesine izin vermişsiniz demektir. İmanlılar görülen şeylerle değil, imanla yaşamaya çağrılmışlardır.
İbraniler mektubunun yazarı, okurlarına cesaret vermek için “acılarla dolu büyük bir mücadeleye dayanan”, “sitemlere, sıkıntılara uğrayıp seyirlik” olanlardan söz eder (10:32-33). Büyük güçlüklere göğüs gerenleri örnek göstererek geri çekilmemelerini ama iman yoluyla dayanmalarını ve mücadele etmelerini ister (34-39. ayet).
Ayrıca şöyle der: “İman, umut edilenlere güvenmek, görünmeyen şeylerin varlığından emin olmaktır” (İbr. 11:1). İman kör bir inanç ya da gerçek olmayan bir şeye akıldışı bağlanmak değildir. İman bize vaat edilen şeylerin gerçekliğine inanmaktır. Kutsal Yazılar’ın her vaadi gerçektir ve iman, umut edilen şeylerin gerçek ve sağlam olduğunu bilir. Vaatler gerçekleşecektir. Bu konuda hiçbir kuşkuya gerek yoktur.
İman ve Sabır
İmanlıların zor günlere dayanmalarına yardımcı olan şey, Tanrı’nın vaatlerine sarılmaktır. Akıldışı inanca değil, vaatleri veren Tanrı’nın karakterini bildiğimiz için O’nun vaatlerinin kesinliğine tutunmaktır. Bu nedenle tembel olmamaya, “vaat edilenleri iman ve sabır aracılığıyla miras alanların örneğine” uymaya çağrılıyorsunuz (İbr. 6:12).
İbraniler mektubunun yazarı, imanın “görünmeyen şeylerin varlığından emin olmak” anlamına geldiğini söyler (11:1). İman görülmeyen şeylerin gerçek olduğunu göstermektir. Dünyamızda günümüzü tanımlayan felsefe maddeciliktir. İnsanlar görülmeyenlere değil, görebildikleri ve dokunabildikleri şeylere güven duyarlar. Sizin (ve pornografiyle uğraşan
başkalarının da) umudu ve tatmini bir ekranda bulmalarına şaşmamak gerekir çünkü dünyanın çoğu bunun daha iyi bir yaşam yolu olduğunu söyler. Ancak imanla yaşıyorsanız, görülen ve maddesel olan dünyanın ötesine bakarsınız. Çevrenizi saran ekranlara değil, göksel yerlerde oturan Mesih’e umut bağlarsanız. Hristiyanlar olarak gözle görülene değil, imana dayanarak yaşıyorsak, görsel değil, göksel dünyayla tanımlanırız.
Hristiyanlar olarak görünmeyen Tanrı’yı tanıyor ve O’na güveniyoruz. Kutsal Kitap gözle görülen bu dünyaya, özellikle ruhunuzu tutsak alan çıplak resimlere ya da seks videolarına umut bağlamamanızı öğretir. Bunun yerine, sizin uğrunuza canını veren, görünmeyen Mesih’e umut bağlayın.
Düşünün: Eğer imanda zayıf hissediyorsanız, hardal tanesi kadar küçük imanın bile dağları yerinden oynatacağını unutmayın (Mat. 17:20).
Düşünün: Gözle görülene değil, imana dayanarak yaşamanız için neler gerekiyor?
Harekete Geçin: İmana sarılmanıza yardımcı olacak şeylerin ve gözle görülenlere dayanarak yaşamanız için sizi ayartan şeylerin listesini yapın. Bu listeleri duaya dökün ve Tanrı’ya imanınızı geliştirmesi için dua edin.
Yazar: DEEPAK REJU